KARAYOLLARI VE TRAFİK HAFTASI

Geçen hafta Karayolları ve trafik haftasıydı. Trafik 3 ana unsurdan oluşur. Taşıt Yol ve İnsan. Bunların içinde en önemlisi insan unsuru ki geçiş üstünlüğü en öncelikli olan ambulans sırayla polis ve itfaiyedir. Biz bunları öğrenmeden önce yahut da bugünkü trafik sorunun içinde yaşamadan önce eşekli atlı kağnılı at arabaları bir yaşamın içinde haşır neşir olduk. Onu bırak aynı güzergahtan giden veya karşılaşan deve kervanın bile bir yönelme yönlendirilme usulü vardır. Onun için canlılar birbirine çarpmamak için canlıların yönettiği taşıtlar ve hayvanlar birbirine engel olmamak için belli güzergahlarda ve belli kurallar içinde gelirler giderler.
Toprak yoldan şoseye , şoseden asfalta, asfalttan da bölünmüş yola ve otobana giderken bir zamanlar Silifke Taşucu’ndan ve çevresindeki Akdeniz’e açılan korsan limanlarını da unutmamak gerekir. Bugün birçok ülkenin ulaşımı ; deniz , karada raylı ve hava yolu ile çok kolaylaştırılmıştır.
Trafik deyince ilk unsur şoför veya aracı kullanan kişi ile onun ehliyeti akla gelir. Yıllar önce şoför olabilmek için çocuklar muavin olurlardı. Şoförlüğü pişirinceye kadar levye demiri ile teker söküp takmayı , araba tekerine takoz atmayı , hatta hatta araba tamirinde bile birtakım şeyleri becerebilme ustalığına erişirlerdi. Şimdiki modern çağımızda eğitim ve öğretimle sonra da deneme yanılma yöntemiyle alınan ehliyetlerle araba kullanan kişi eski yetişen şoförlere göre biraz daha acemidir. Şunu sorabilirsiniz ‘Eskiden kazalar neden daha çok olurdu, ölümler niye daha fazlaydı?’ Çünkü geçmişin araçlarındaki eskilik devamlı suretle kullanımda arıza yapıyor ; teker patlıyor , fren tutmuyor ve sonuçta da ölümler çoğalıyordu. Şimdi getirilen fenni muayene sistemi ile araçların sağlamlığı ve de eski modellerin piyasadan çekilmesi ile taşıta bağlı kaza oranları azaldı. Bir de karayollarımız geçmişe göre daha iyi daha donanımlı ve de daha bakımlı.
Türkiye trafiği deyince ilk akla gelen karayoludur. Fakat dünya üzerindeki birçok ülkeler hızlı karayolu trafiğini raylı sistemlerle çözmüşlerdir. Raylı sistem taşıta göre hem daha güvenli hem de daha fazla yolcu taşıma kapasitesine sahiptir. İnanıyorum ki Türkiye’de raylı sistem çok gelişecektir.
Bazı bayram ve tatil günlerinde otogarların yolcu kapasitesini taşımadığını da düşünürsek, Türkiye’de dört bir yana ulaşan raylı sistemi geliştirmek gerekir. Akdeniz’de Taşeli Bölgemiz ; Anamur , Mut , Silifke, Gülnar ve Erdemli raylı sistemden yoksundur. Bir zamanlar 1925 yılında Atatürk’ün Silifkeye geldiği ilk yılda Silifke eşrafının Atatürk’ten istedikleri isteğin birisi de Karaman Silifke demir yoluydu. O günden bugüne bu gerçekleşmedi. Her gelen iktidar da bundan bahsettiyse de Kıbrıs’a açılan Silifkenin mutlaka Türkiye’nin diğer bölgelerine taşıyan demir yolu ağını en kısa zamanda kurmak gerekir. O zaman bu bölgenin yaş sebze ve meyvelerini soğuk hava depolu tren vagonlarıyla Türkiye’nin her yerine ulaştırmak daha kolay olur.
Bir bölümde dedik ki ‘şoförler şimdi daha eğitimli’ çocuklar da daha eğitimli. Trafikle ilgili birçok ana bilgiyi bir soruda cevaplarlar fakat kurallara uymazlar. Silifke’de şehir içine çıkın , trafik kurallarına uymadan park etmiş taşıt sahiplerinin %70 i üniversite mezunudur ya da yola fırlayan her küçük çocuğun bir yoldan nasıl geçileceği hakkındaki soruyu cevaplaması tıkır tıkırdır. Öğrenmiştir ama eğitim gelişmemiştir. Türkiye’de tam donanımlı ehliyet pistleri yoktur. Öyle ki yurt dışında öğretmenlik yaptığım zamanlarda okuttuğum ilkokul çocuklarına bisiklet dersi de vermiştim. Trafikteki bütün kuralları örnekleme gösteren trafik pistlerinde çocuklar kendini deniyorlardı. Sonra da şehirlerdeki bisiklet yollarında nereden geçeceğini nasıl geçeceğini dikkatle uyguluyorlardı. Bizde ise şu anda motosikletler ters yoldan gelecek kadar umursamaz , bisikletler kaldırım üzerinde ya da parklarda oyuncak gibi kullanılırken, sorumsuzca kullanılır.
Şehirleşmenin kara yolu, hava yolu ve deniz yolu ulaşım araçlarının bu kadar geliştiği bu çağ da ; kuralsız yürümek, kuralsız yola çıkmak , sürat yapmak , trafik levha ve ışıklarına uymamak ve bir de uyku, alkol ve uyuşturucuyla yola çıkmak her gün ölüme davetiye çıkaran davranışlardır.
Türk milleti su içerken , ekmek yerken nasıl önceliği misafire veriyorsa ; trafikte de hakkı olana öncelik verirse ve kendi hakkını zamanında kullanırsa sanırım ki trafik kargaşamız yoluna girecektir.
Kalın sağlıcakla.

https://twitter.com/SilifkeGazetesi
Share

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir